Aylarca vizyona girmesini beklediğimiz filmler vardır. Canımız sıkıldığında ya da arkadaşlarla evde toplanıp film izleyerek boş vakitlerimizi değerlendiririz.
Bazıları için filmler ayrı bir ilgi alanıdır. Bir filmi izleyip üstüne olumlu ya da olumsuz yorumlarını yaparlar, puan verirler onlar için bir hobi olmuştur bu. Tabi filmlerde kendi içinde türlere ayrılır. Aksiyon, gerilim, dram, bilim-kurgu vs. Her birimizin favorisi farklı bir türdür. Birisi korku severken diğeri korku filmlerimde uzak durmaya yemin etmiştir adeta. Özellikle biriyle sinemaya gittiğimizde ya da evde oturup film izlemek istediğimizde yanımızdakiyle sevdiğimiz tür uyuşmazsa pek zevkli olmayabilir.
Bazen bir film izleriz konusu o kadar güzel ve akıcı işlenmiştir ki zamanın nasıl geçtiğini anlamayız ama bazı filmler vardır daha ilk 20 dakikasında insanı boğar. Acaba kapatsam mı yoksa sonuna kadar dayansam mı? Diye insanı ikilemde bırakır. Film izlemek boş vakitleri değerlendirme açısında hem eğlenceli hem de film kültürünüzü oluşturduğu için yararlıdır.
Çoğu kişi sinemaya yalnız gitme konusunda çekingen olabilir ama bu gayet normal bir durumdur hatta eğlenceli bile olabilir. Kendi seçtiğiniz, sizin zevkinize uyan bir filme gidip çok hoş vakit geçirebilirsiniz. Bazı filmleri izlerken büyüsüne kapılırız. Resmen bizi içine alır kendimizi bir anda o dünyada buluruz. Ana karakter üzüldüğünde bizde üzülürüz, mutlu olduğunda bizde mutlu oluruz. Hatta film bittiğinde bir süre etkisinden çıkamayız kendimizi hala o dünyada gibi hissederiz, davranışlarımız ana karakterin davranışlarına hafiften benzer.
Bazıları film izlemeyi gereksiz bulur zamanın boşa harcandığını düşünür. Aslında dünyadaki farklı ülkelerin yapmış olduğu filmleri izleyerek o ülkenin azıcıkta olsa kültürünü öğrenebiliriz. Öte yandan altyazılı filmi izleyerek yabancı dilimizi de geliştirebiliriz. Yani film izlemenin bize her açıdan artısı vardır.
